Elmalı – Finike karayolunun tam yarısında bulunan Arif köyünün Aykırıçay mahallesine yakın bir ören yeridir. İlk yerleşme zamanına ait arkeolojik ve yazılı kaynaklara dayanan bilgi bulunamayan Arykanda’nın filolojik yönden yerli bir isim oluşu ile eski bir yerleşme yeri olduğu bilinmektedir. ‘Anda’ ekinden yola çıkarak, bu kentin MÖ 2.000 yılından itibaren var olduğu söylenebilir. Zamanın yerlileri Arykanda’ya ‘Arykawanda’ olarak adlandırdıkları bilinmektedir. Arykanda antik kentin kazılarında Prof.Dr. Cevdet Bayburtluoğlu’nun çok emeği geçmiştir. Ankara Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Cevdet Bayburtluğlu ile özdeşen kent, onun arkeolojik çalışmaları sayesinde, bugün tarihi Likya (Işık diyarı) bölgesinin en güzel kentlerinin ziyaret etmemizi sağlar.
Arykanda’nın en üst teraslarından birinde tek taraflı oturma yerine sahip, koşu pisti belirli bir kısımdan sonra trapez şeklini alan bir stadion bulunmaktadır. Ortasına yakın yerdeki merdivenle aşağıdaki teraslara bağlanan stadionun bir altındaki terasta ufak, fakat çok iyi korunmuş tiyatro yer almaktadır. Tiyatronun alt terasında odeon ve buna ulaşan merdivenli yol vardır. Odeonun önündeki portiko, köşeli bir U harfi yaparak agorayı çevreler. Arykanda’da resmi ve özel yapıların kapladığı alanın birkaç katını nekropol kaplar.
Nekropoldeki tonoz örtülü mezar odalarının dışında lahitlere de rastlanır. Birbirlerine teras görevi gören mezar binalarının en alt terasında ikinci katına kadar ayakta kalmış büyük bir hamam yer almaktadır.
Şehrin en ilginç kalıntılarından bir diğeri de Aykırıçay kaynağının bulunduğu yerde, kayalığın yüzündeki su yollarıdır.